İçeriğe geç

Dikkat eksikliğine ne faydalıdır ?

Dikkat Eksikliğine Ne Faydalıdır?

Kayseri’de sakin bir akşamüstüydü, her zamanki gibi kafamda bir sürü düşünceyle dolaşıyorum. O kadar çok şey vardı ki aklımda, ama bir şekilde hiçbirine tam anlamıyla odaklanamıyordum. Hangi yöne gitsem bilemediğim, ne yapmak istediğimi çözemedim. Yaşadığım bu dikkat eksikliği, aslında sadece birkaç günün değil, birkaç haftanın, hatta belki de yılların birikimi gibiydi. Ne işte ne de özel hayatta; bir şeye tam anlamıyla konsantre olabiliyordum. Kafam karışıktı. Kendi kendime, “Dikkat eksikliğine ne faydalıdır?” diye sordum. Ama cevabını bulamıyordum.

Bir Gün Kaybolan Düşünceler

Dikkat eksikliğiyle ilgili hissettiğim o hayal kırıklığı her geçen gün biraz daha artıyordu. Bir kitap okurken, bir paragrafı birkaç defa okumam gerektiğini fark ettiğimde, bir şeylerin eksik olduğunu anlamıştım. Derin bir nefes aldım ve kitabı kenara koydum. “Neden bir şeye tam odaklanamıyorum?” diye içimden sordum. Çoğu insan için belki sıradan bir an ama benim için dev bir soru. O an, dikkat eksikliğinin, aslında çoğu zaman duygusal bir eksiklikten kaynaklandığını fark ettim. O kadar çok şeyle meşguldüm ki, bir an bile kendi duygularımı dinlemeye fırsat bulamıyordum. Belki de dikkati kaybetmemin en büyük sebebi, duygusal olarak kendimi kaybetmiş olmamdı.

Birden aklıma eski bir dostum geldi. Ne kadar farklıydık, ama bir şekilde birbirimizi tam olarak anladığımızı hissediyorduk. O, hayatın akışında bir şekilde kendini kaybetmemek için her zaman bir şeylere odaklanmaya çalışıyordu. Belki de ben, bir süre çok fazla kafamı dağıttım, dikkatsizce geçirdiğim günlerin sonunda, tekrar bir şeylere tutunmaya ihtiyaç duydum.

O Anki Umut

O an, dikkat eksikliğiyle savaşmanın bir yolu bulmaya karar verdim. Kendimi biraz da olsa toparlamalıydım. Yavaşça bilgisayarımı açtım, ama yapmam gereken bir şey yoktu. İçimde bir boşluk vardı. O kadar dağınıktım ki, en basit görevler bile beni zorluyordu. Ne yapabilirim? Ne gerçekten anlamlıdır? Dikkat eksikliğine ne faydalıdır?

Gözlerim pencereye kaydı. O an, Kayseri’nin o tipik karanlık akşam saatlerinden biri, ama bir yandan da sabahın ilk ışıklarının yavaşça görünmeye başladığı bir zaman dilimiydi. Dışarıda, uzaklardan gelen bir kuş sesi, bir tür melodi gibi kulaklarımda yankı yapıyordu. O an fark ettim ki, sadece dikkatimi toplamak değil, duygularımı doğru şekilde hissetmek de çok önemliymiş. İçimdeki huzursuzluğu bir kenara bırakıp, tüm duyularımla dış dünyayı izlemeye karar verdim.

Küçük Bir Adım: Doğayla Bağ Kurmak

Yavaşça, dışarıda yürüyüşe çıkmak için hazırlanırken içimde bir umut doğdu. “Belki de doğruyu bulmak için dışarıda biraz zaman geçirmek gerekir.” Kendimi doğaya teslim ettim. Kayseri’nin sakin sokaklarında yürürken, o kadar çok şey fark ettim ki… Ağaçlar, evlerin çatılarından yavaşça süzülen ışık, etraftaki çocukların sesleri. Tüm bunlar, bana dikkatimi nasıl toplarım sorusunun cevabını verdi. Her anın, her sesin, her kokunun, her rengin kendine has bir huzuru vardı. O an fark ettim ki, dikkat eksikliğimi yenmek için sadece dış dünyaya değil, kendime de dikkat etmem gerekiyor.

Kendimi doğanın kollarına bıraktım ve yavaşça bir ağacın altına oturdum. Birkaç derin nefes aldım, gözlerimi kapadım ve sesleri dinledim. Bu sessizlik, içimdeki karmaşayı bir nebze olsun dindirdi. O an, dikkatin aslında sadece dış dünyaya odaklanmaktan değil, aynı zamanda içsel dünyama da yönelmekten geçtiğini fark ettim.

Günün Sonunda

Eve döndüğümde, artık biraz daha odaklanmıştım. O eski dostumun dediği gibi: “Bazen her şeyden uzaklaşmak, her şeyin içinde kaybolmaktan daha önemli olur.” O yürüyüş bana, dikkat eksikliğimin sadece zihinsel değil, duygusal bir eksiklikten kaynaklandığını hatırlattı. Kendime biraz zaman ayırmak, doğaya bağlanmak, o karanlık anlarda bir parça huzur bulmak, dikkatimi toparlamama yardımcı olmuştu.

Günler sonra, kafamda hala dağınık düşünceler olsa da, her geçen gün biraz daha fazla odaklanabildiğimi hissettim. Çünkü sonunda anladım: Dikkat eksikliğine faydalı olan şey, sadece dışarıdaki şeyler değil, içsel dengeyi kurmak, duygularımızla barışmak ve kendi içimize dönmekti. Biraz zaman, biraz sessizlik ve bir adım geriye çekilmek, tüm bu karmaşanın ortasında bana en büyük faydayı sağladı.

Ve belki de, en önemlisi, hayatı kaçırmamak için ne kadar hızlı olmanız gerektiği değil, ne kadar derinlemesine yaşadığınızdı.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir